Kadir Has Üniversitesi’nin her yıl düzenli olarak yaptığı “Türk Dış Politikası Kamuoyu Algıları” Araştırması 2019 yılı sonuçlarına göre Türk halkının, yüzde 81.3 gibi büyük bir çoğunluğu ABD’yi Türkiye için en büyük tehdit olarak görüyor. Geçen yıl bu oran yüzde 60.2 idi. Son bir yılda ABD’yi ‘en büyük tehdit’ olarak görenlerin oranının yüzde 21.1 artması dikkat çekiyor.
Türk halkına göre dış politikada en önemli sorun olarak ABD ile ilişkiler görülürken, ankete katılanların yüzde 42,1’i Türkiye’nin Suriye’de tarafsız bir politika benimsemesi gerektiğine inanıyor. Ankete katılanların yüzde 44’ü ise NATO’nun rahatsızlığı ve ABD’nin yaptırım tehditlerine rağmen S-400’lerin alınması gerektiğini savunuyor.
EN ÖNEMLİ SORUN: ABD
Araştırma kapsamında sorulan “Sizce Türk Dış Politikasının en önemli sorunu nedir?” sorusuna, katılımcıların yüzde 20.6’sı ABD ile ilişkiler yanıtını verirken, yüzde 18,3’ü “Sınır ötesi terör” cevabı verdi. Geçtiğimiz yıl yüzde 26,0 ile en önemli sorun olarak görülen Suriye iş savaşı ise, bu yıl gerileyerek, üçüncü sıraya indi. Öte yandan, iki ülke ilişkilerinde son dönemde en önemli gerilim unsuru olarak öne çıkan Türkiye’nin Rusya’da S-400 füzeleri alımı konusunda, ankete katılanların yüzde 44’ü NATO’nun rahatsızlığı ve ABD’nin yaptırım tehditlerine rağmen, füzelerin alınması gerektiğini belirtirken, yüzde 24,9’u alınmaması gerektiğini ifade etti.
DIŞ POLİTİKAYI ERDOĞAN BELİRLİYOR
Dış politikada temel belirleyici ve yürütücü kurum Cumhurbaşkanı olarak görülüyor. “Sizce Türkiye’de dış politikanın yapım sürecine en çok hangi kişiler etkide bulunuyor” sorusuna geçtiğimiz yıl yüzde 68,8’lik bir kesim Cumhurbaşkanı yanıtını verirken, bu yıl bu oranın yüzde 72,2‘ye ulaştığı tespit edildi. Öte yandan, “dış politikanın yapım sürecine en çok etki eden kurum hangisidir” sorusuna, katılımcıların yüzde 62,9 ile Cumhurbaşkanlığı’nın önünde Dışişleri Bakanlığı cevabını verdiler.
Araştırmaya göre, ‘Türkiye bir İslam ülkesidir’ diyenlerin oranı yüzde 46 ile bu yıl da ilk sırada yer aldı. Aynı kategoride Türkiye’yi Avrupa ülkesi olarak tanımlayanların oranı ise yüzde 17,6 olurken, Orta Doğu ülkesi olarak tanımlayanların oranı ise yüzde 16,3 oldu. Bu yıl ilk kez sunulan, “Türkiye kendine has özellikleri olan bir ülkedir” yanıtını verenlerin oranı ise yüzde 28,5 oldu.
ABD’NİN TEHDİT ALGISINDA ARTIŞ VAR
“Türkiye’nin en yakın dostu hangi ülkedir?” sorusuna katılımcılar geçen yıla göre yüzde 10,6’lık artışla yine “Azerbaycan” yanıtını verdi. Geçtiğimiz yıl yüzde 59’luk bir kesim Azerbaycan’ı “en yakın dost ülke” olarak nitelendirirken, bu yıl ankete katılanların yüzde 65,3’ü en yakın dostumuz Azerbaycan dedi. Azerbaycan’ı azalan oranlarda KKTC ve Orta Asya Türk Cumhuriyetlerinin takip ediyor olması bu yılın dikkat çeken sonuçlarından biri oldu.
Ayrıca Türkiye için tehdit olarak görülen ülkeler arasında ise geçen yıl katılımcıların yüzde 60,2’si ABD yanıtını verirken, bu yıl katılımcıların yüzde 81,3’ü ABD’yi Türkiye için tehdit olarak gördüğünü belirtti. Benzer şekilde geçtiğimiz yıl katılımcıların yüzde 54,4’ü İsrail’i tehdit olarak görürken, bu yıl ise katılımcıların yüzde 70,8 ile yine İsrail’i ikinci sıraya yerleştirdi.
ABD GÜVENİLMEZ ÜLKE
ABD ile Türkiye arasındaki ilişki sorusuna geçen yıl olduğu gibi bu yıl da katılımcıların yüzde 39,4’ü ‘güvenilmez ülke’ yanıtını verirken, yüzde 22,6’sı ‘sömürgeci ülke’ olarak değerlendiriyor. Aynı kategoride Türkiye ile ABD arasındaki en önemli sorun nedir sorusuna, katılımcıların yüzde 60,5’i ‘terörle mücadele’ derken, yüzde 37,3’ü ‘ABD’nin PYD’ye destek vermesi’ yanıtını verdi.
TÜRKİYE AB’YE ÜYE OLURMU?
Araştırmada dikkat çeken bir diğer unsur Türkiye halkının AB’ye üyelik sürecine verdiği destekte bu yıl da artış yaşanması. Geçtiğimiz yıl ‘Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üye olmasını destekliyor musunuz?’ sorusuna katılımcıların yüzde 55,1’i evet derken, bu yıl aynı soruya yüzde 61,1 oranında evet yanıtı geldi. Aynı kategoride Türkiye’nin AB üyeliği için öngörülen zamanı, katılımcıların yüzde 20,3’ü ‘5-10 yıl’ olarak değerlendirdi.
Türkiye AB ilişkilerinin siyasi açıdan değerlendirildiği kategoride, ankete katılan AKP seçmenlerinin yüzde 58,5’i, CHP seçmeninin yüzde 73,7’si ve MHP seçmeninin yüzde 60,2’si Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üye olmasını desteklediği ortaya çıkıyor.
Ne Türkiye’nin ne de Avrupa Birliği’nin üyelik müzakerelerini sona erdirmeyeceğine inanan kamuoyu, yüzde 53’lük bir oranla müzakerelere devam edilmesi gerektiği inancını ortaya koyuyor.
NATO ÜYELİĞİ DEVAM ETMELİ
Anket kapsamında sorulan “daha etkili bir Türk Dış Politikası için hangisine ağırlık verilmelidir?” sorusuna geçtiğimiz yıl katılımcıların yüzde 52,6’sı “diğer ülkelerle siyasi ilişkilerin kuvvetlendirilmesi” yanıtını verirken, bu yıl yüzde 62’si aynı yanıtı verdi. Ayrıca bu yıl katılımcıların yüzde 33,9’u da “diğer ülkelerle ekonomik ilişkilerin kuvvetlendirilmesi” gerektiğini vurguladı.
Ankete katılanları yüzde 60,8’i Türkiye’nin NATO üyeliğinin devam etmesini gerektiğini belirtirken, yüzde 50,3’ü üyeliğin Türkiye’ye katkı sağladığını, yüzde 69,6’sı “olası bir saldırıda Türkiye’nin yardımına gelecek olmasını” esas katkı olarak gördüğünü belirtti.
KIBRIS, İKİ ÜLKE ARASINDA EN ÖNEMLİ SORUN
Son dönemde yeniden gerginliklerle gündeme gelen Türkiye-Yunanistan ilişkilerinde, iki ülke arasındaki en önemli sorunun Kıbrıs anlaşmazlığı olduğu tespit edildi. ‘Sizce Türkiye ve Yunanistan arasında sorun var mı’ sorusuna katılımcıların yüzde 30,3’ü evet cevabını verirken, “Türkiye ve Yunanistan arasındaki en önemli sorun nedir” sorusuna da katılımcıların yüzde 55’i ‘Kıbrıs anlaşmazlığı’, yüzde 53,8’i‘Ege adalarının silahlandırılması’ yanıtını verdir.
Araştırmada bu yıl ilk kez yüzde 41,7’lik bir kesim Kıbrıs sorununun ancak “KKTC’nin Türkiye’ye bağlanması” temelinde çözülebileceğini belirtirken, iki toplumlu-iki kesimli federal devlete destek Türk halkı arasında yüzde 30,1’e düştü.
RUSYA İLE STRATEJİK ORTAKLIK
“Rusya ile Türkiye arasındaki ilişkileri nasıl tanımlarsınız” sorusunda ‘stratejik ortaklık vardır’ olarak yanıt verenlerin oranı yüzde 26,1 iken, Türkiye ile Rusya arasındaki en önemli işbirliği alanları nedir sorusuna katılımcıların yüzde 34,3’ü enerji alanındaki işbirliği cevabını veriyor. Aynı kategoride, ticari-ekonomik işbirliği yanıtını verenlerin oranı ise yüzde 27,9 olduğu ortaya çıkıyor. Öte yandan, katılımcıların kendilerine sunulan ilişki alanlarının hiç birinde yüzde 50’nin üzerinde bir oranla iki ülke arasında işbirliği olduğunu belirtmemiş olmaları da dikkat çekiyor.
“TÜRKİYE, SURİYE’DE TARAFSIZ KALMALI”
Ankete katılanların yüzde 42,1’i Türkiye’nin Suriye’ye yönelik izlemesi gereken politikanın tarafsız olması ve herhangi bir müdahalede bulunulmaması gerektiğini belirtirken, yüzde 13,3’ü ise sadece sığınmacılara yardımcı olması gerektiğini vurguluyor.
Buna bağlı olarak Türkiye’nin sığınmacılara karşı izlenmesi gereken politikanın ne olması gerektiği sorusuna, katılımcıların yüzde 57,6’sı sığınmacı alımına son verilmeli yanıtını verdi. Suriyeli sığınmacılardan memnuniyet sorusuna geçtiğimiz yıl katılımcıların yüzde 13,6’sı memnun olduğunu belirtirken, bu yıl sadece yüzde 7’si memnunum diyor.
Leave a Reply